Teknolojide Son Nokta

Teknolojinin geldiği son nokta!

Avustralyalı bilim insanları, dünyada ilk kez üç boyutlu baskı teknolojisini kullanarak jet motoru üretmeyi başardı.

Avustralyalı bilim insanları, dünyada ilk kez üç boyutlu baskı teknolojisini kullanarak jet motoru üretmeyi başardı.

Üç boyutlu yazıcı (3D printer) teknolojisiyle yapılan ilk jet motoru, Monash Üniversitesi, Emaero Mühendislik, Federal Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Organizasyonu (CSİRO) ve Deakin Üniversitesi'nin ortaklaşa çalışması sonucunda ortaya çıktı.

Motor, ilk kez Avustralya'nın Geelong kentinde düzenlenen Avustralya Uluslararası Havacılık Fuarı Avalon Airshow 2015'te sergilendi. Fuarı gezenlerin yoğun ilgisi ile karşılaşan jet motoru, havacılık sektörünün dev kuruluşları
 Boeing ve Airbus'ın da dikkatini çekti.

Emsallerine göre daha kısa sürede üretilen ve daha az yakıt kullanan jet motoru, ayrıca benzerlerine göre daha hafif.

Dünyanın ilk üç boyutlu baskı teknolojisiyle üretilmiş jet motorunu yapan ekibin başındaki hafif metaller alanında uzman Profesör Xinhua Wu, buluşları hakkında bilgi verdi.

Profesör Wu, Avustralyalı bilim insanlarının elde ettiği başarının havacılık sektörü açısından çok önemli olduğuna dikkat çekerek, "Endüstri için iki yönden önemli. Birincisi üç boyutlu baskının kapasitesini ve sınırını anlamak. İkincisi de başarılı olursa eğer uçak motoru gelişimini bariz bir şekilde kısaltabilir, özellikle de küçük motorlar için" dedi.


Havacılıkta kullanılan parçaları geliştirme alanında uzman olan Profesör Wu, elde edilen buluşun motor üretimindeki zamanı 10 daha kısalttığını söyledi. Wu, "Geleneksel olarak bir motoru tasarlamak, son halini geliştirmek ve onu test etmek 10 ve 15 sene sürerdi. Bunu 3D baskı kullanarak birkaç sene içerisinde yapabiliriz. Yani süreç belki 10 kat daha hızlı olacak. Kapasitesi konusunda da biz aynı klasik üretilenlerin kapasitesini başarmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

Avustralyalı bilim insanları tarafından üretilen dünyanın ile üç boyutlu baskı teknolojisi ile üretilmiş jet motorunun seri üretimine başlanırsa sektör için yakıt tasarrufu, yüksek randıman, daha hafif malzeme ve kısa sürede motor üretimi anlamina gelecek

Teknolojinin En Yeni Ve Çok Oynanılan Oyunları

5:Counter Strike bir savaş oyunudur. Değişik silahlar bulundurur. Ancak temel 4 adet silah türü bulunmaktadır. Bunlar : Ağır silah ( tüfek – dürbünlü ), hafif silah ( tabanca ), bıçak ve bombadır. Oyunda maksimum 32 kişilik bir sanal ağ bulunabiliyor. Değişik oyun modları üzerinde ve tüm dünyada  oynayan bu online oyun hakkındaki kısa bilgiler bunlardır.

4

Wolf Team

Wolfteam, oyunda değişik modları bulunduran kurt ve insan olmak üzere 2 çeşit temel karakter bulundurmaktadır. Karakterinize özel ekipmanlar alıp geliştirebiliyorsunuz. Maalesef ki bu geliştirmeler süreli oluyor. Oyunun benim tarafımdan kötü yanı tüm eşyaları alsanız da süresiz olamaması. Tüm dünya genelinde oyuncusu olan bu online oyun hakkındaki kısa bilgiler bunlardır.

3

Metin 2

Oyuna başlarken bir karakter oluşturuyorsunuz. Bu karakteriniz oyuna 1 Seviye olarak başlıyor. Değişik yerlerde seviye atlayabilip değişik eşyalar düşürebiliyorsunuz. Bu eşyalari tabii ki  ticaret yaparak diğer oynayan oyunculardan da takas vb. yollarla alabiliyorsunuz. Tüm dünya çapından oyuncusu olan bu online oyun hakkındaki kısa bilgiler bunlardır.

2

S4 League

Değişik çeşitlerde oyun modları bulunan, bunların yanı sıra tüm oyunlarda belirlenebilen : silah modu ( gun mode ), kılıç modu ( sword mode ) ve tüm modlar ( all mode ) olan bir oyundur. Karakterinizi oyuna girdiğinizde yaratıp, karakterinize toplamda 3 silah ve 1 adet beceri ekleyebiliyorsunuz. Beceriler yukarıda belirttiğim silah modu, kılıç modu ve tüm modlarda değişik özellikler vermese bile her mod için farklı becerileri seçmeniz gerekiyor. Tüm dünya çapından oyuncusu olan bu online oyun hakkındaki kısa bilgiler bunlardır.

1

League of Legends (LOL)

Genellikle 5’e 5 karşılaşılan bir haritada karşı takımın merkezi ve sizin merkeziniz oluyor. Oyunun en basit kuralı rakip takımı sizin merkezinize girdirmemek ve merkezinizi yok ettirmemektir. Tüm dünyadan oyuncusu olan bu online oyun hakkındaki kısa bilgiler bunlardır.

Ortaokul Öğrencisinden "Elektriği Kapatan Kapı Kilidi"

15 yaşındaki ortaokul öğrencisi Sevim Nur Ünlüyol, annesinin her dışarı çıktığında duyduğu endişeye son vermek için, elektriği kesen kapı kilidi yaptı

Kastamonu'da 15 yaşındaki ortaokul öğrencisi Sevim Nur Ünlüyol, annesinin her dışarı çıktığında duyduğu endişeye son vermek için, kapı anahtarla kapatıldığında elektrik sisteminin devre dışı kalmasını sağlayan kilit tasarladı.

Kuzeykent Ortaokulu öğrencisi Sevim Nur Ünlüyol, evden her çıktığında elektrikli aletleri kapatıp kapatmadığı endişesini yaşayan annesi Güler Ünlüyol'u rahatlatmak amacıyla proje geliştirdi.

ANNESİNİN ENDİŞELERİNE SON VERDİ

Ünlüyol, yaklaşık 1 yıl süren çalışması sonucu elektrik sistemini devre dışı bırakan kapı kilidi tasarladı.

Sevim Nur Ünlüyol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sistemle özellikle kadınların dışarıya daha rahat çıkabileceğini, evde elektrikli aletlerini açık unutup unutmadıklarıyla ilgili sıkıntı yaşamayacağını söyledi.

Annesinin her dışarı çıktığında elektriği sorun ettiğini belirten Ünlüyol, şunları kaydetti:

"RAHAT RAHAT GEZMEYE GİDEMİYORDU"

"Bu buluşu annemden yola çıkarak geliştirdim çünkü dışarı çıktığımızda sürekli 'Ocakta bir şey unuttum mu', 'Elektrikleri kapattım mı' gibi düşünceleri oluyordu. Bu artık takıntı aşamasına gelmişti. Gezmesinin de tadını çıkaramıyordu. Ben de bu soruna çözüm bulmak istedim. 'Bunların önüne geçmek için bir şey yapabilir miyiz' diye düşündüm. Yaptığım çalışma sonucunda bu sistemi geliştirdim. Sistemde kapı kilidi ile elektrik sigortası arasında bağ kuruluyor. Böylece kapı kilitlendiğinde, elektrik sistemi devre dışı kalıyor."

Kapı kilidi bir kez çevrildiğinde sistemin devreye girmediğini anlatan Ünlüyol, "Çünkü evde insanlar olabilir. Sistem, kilit iki kez çevrildiğinde devreye giriyor ve elektrik kapanıyor." dedi.

Ünlüyol, sisteme eklediği priz sayesinde, yiyeceklerin bozulmaması için buzdolabının elektriğinin kapanmadığını ifade etti.

Projesinin görme engellilere de fayda sağlayacağını vurgulayan Ünlüyol, "Kapıyı kilitlediklerinde ışıkların kapandığından, elektrikli cihazların devreden çıktığından emin olacaklar." dedi.

"ARAŞTIRMACI BİR ÖĞRENCİ"

Kuzeykent Ortaokulu Teknoloji ve Tasarım Öğretmeni Aynur Bilgin ise Ünlüyol'un teknolojiyi yakından takip eden, araştırmacı bir öğrenci olduğunu söyledi.

Bilgin, Ünlüyol'un teknoloji dersinde yaptığı araştırmalar sonucu, insanlara fayda sağlayacak bir kilit tasarladığını belirtti.

Jeotermal Enerji Kaynağı Yenilenebilir Enerji Kaynağı

JEOTERMAL ENERJI NEDIR?

   Yenilenebilir enerji kaynaklarından bir diğeri ise Jeotermal enerji (jeo’nun anlamı ‘yer’, termal’in anlamı ise ‘ısı’ anlamına gelir) yer kabuğunun çeşitli bölgelerinde ve derinliklerinde toplanmış ısının yani sıcaklığın oluşturduğu, kimyasallar içeren sıcak su, buhar ve gazlardır.

    Jeotermal enerji de bu jeotermal kaynak veya kaynaklardan ve bunların oluşturduğu jeotermal enerjiden doğrudan veya dolaylı yollardan faydalanmayı ve kullanmayı kapsamaktadır. Jeotermal enerji yeni, yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmez, ucuz, güvenilir, çevre dostu, yerli ve yeşil dostu yani doğa dost bir enerji türüdür.

Jeotermal kaynaklar ile;

1. Mineraller içeren içme suyu (maden suyu vs.) üretimi,
2. Merkezi ısıtma, merkezi soğutma, sera ısıtması vb. ısıtma/soğutma uygulamaları,
3. Termal turizm’de kaplıca amaçlı kullanımı,
4. Karbondioksit, gübre, lityum, ağır su, hidrojen gibi kimyasal maddelerin ve minerallerin üretimi,
5. Proses ısısı temini, kurutma işlemleri gibi endüstriyel amaçlı kullanımları,
6. Düşük sıcaklıklarda (30 °C’ye kadar) kültür balıkçılığı,
7. Elektrik enerjisi üretimi,

gibi uygulama ve değerlendirme alanlarında kullanımlar gerçekleştirilmektedir.

   Yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmez bir enerji kaynağı olması en büyük özelliklerinden birisidirjeotermal enerji ve Türkiye gibi jeotermal enerji açısından verimli ve şanslı sayılacak ülkeler için öz kaynak teşkil etmektedir. Temiz bir enerji ve çevre dostu olması; yanma ve yakılma teknolojileri kullanılmadığı için sıfıra yakın emisyona sahip olması; tarımda, endüstride, konutlarda, sera ısıtmasında ve benzeri alanlarda çok amaçlı ısıtma uygulamaları için ideal şartlar ve koşullar sunması; rüzgar, yağmur, güneş gibi meteoroloji şartlarından tamamen bağımsız olarak bulunması; kullanıma hazır niteliği; fosil enerji (bkz. “fosil yakıtlar, kömür”)veya diğer enerji kaynaklarına göre (bkz “Güneş enerjisi nedir?,Rüzgar enerjisi nedir?“)çok daha ucuz olması; arama kuyularının doğrudan üretim tesislerine ve bazen de reenjeksiyon alanlarına dönüştürülebilmesi; yangın, patlama, zehirleme gibi maddi, manevi ve hayati risk faktörleri taşımadığından güvenilir olması; % 95’in üzerinde enerji verimliliği sağlaması; diğer enerji türleri üretiminin (hidroelektrik enerji, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, fosil enerji) aksine tesis alanı ihtiyacının maddi anlamda asgari düzeylerde olması; yerel niteliği nedeniyle ithalinin ve ihracının uluslararası konjonktür, krizler, savaşlar gibi faktörlerden etkilenmemesi; mazot, kömür, odun gibi taşınması problematikler içermediği için yerleşim alanlarında kullanımının rahatlığı; gibi nedenlerle büyük avantajlar sağlamaktadır.

   Yağmur, kar, deniz, göl ve magma sularının yer altındaki gözenekli ve çatlaklı kayaç kütlelerini besleyerek oluşturdukları jeotermal yeraltı su rezervleri, yeraltı ve reenjeksiyon koşulları devam ettiği müddetçe yenilenebilir, kullanılabilir ve sürdürülebilir özelliklerini korurlar. Kısa süreli atmosfer koşullarından etkilenmezler. Reenjeksiyon, jeotermal rezervuarlardan yapılan sondajlı üretimlerde jeotermal akışkanın çevreye atılmaması ve rezervuarı beslemesi bakımından, işlevi tamamlandıktan sonra tekrar yer altına gönderilmesi işlemidir. Reenjeksiyon birçok ülkede yasalarla zorunlu hale getirilmiştir.

   Jeotermal enerji üretimini kavramış bir çok ülke bu alanda çok uzun yıllar önce çalışmalar yapmışlardır zaten ve bu alanda bir çok örnek mevcuttur. Örneğin: İtalya’nın Larderello Kasabasında 1904 yılından günümüze kadar, Amerika’nın Kaliforniya Eyaleti’nde Geyser (Gayzer) sahasından da tam 48 yıldır jeotermal elektrik halen üretilmektedir.

   Jeotermal enerji kullanım alanlarından jeotermal kaynaklı merkezi ısıtma sistemi kullanan bir çok örnekte mevcuttur. Örneğin: Amerika’da Idaho, Boise’de 1890’dan beri, İzlanda’nın Başkenti olan Reykjavik’te 1934’ten beri ve ayrıca Fransa’nın Başkenti Paris Banliyölerinde 85.000 konut jeotermal kaynaklı merkezi ısıtma sistemi bulunmaktadır ve bu jeotermal ısıtma sistemi ile ısınmaktadırlar.

Bir önceki yazımız olan Biyoyakıtlar başlıklı makalemizde bioyakıt, biyoyakıt ve biyoyakıt nedir hakkında bilgiler verilmektedir.

Rüzgar Tribünü ve Çalışma Sistemleri

Havanın bir akışkan olduğunu hayal etmek oldukça zor. Çünkü hava görünmez. Sıvılardan farklı olarak hava daha çabuk hareket eder ve bulunduğu ortamın her yerini kaplar. Havanın hızlı yerdeştirmesi ile içindeki parçacıkların hareketi de hızlı olur. Havanın bu özelliğini kinetik enerjiye dönüştürme işlemine Rüzgar Enerjisi adı verilir.

Aynı mantıkla su gibi sıvı maddelerin yer değiştirme özelliğini kullanarak enerji elde etmeye de hidro elektrik adı verilmektedir ve üretilen merkeze Hidro Elektrik Santrali denilir. Rüzgar enerjisinden elektrik üreten merkezlere de Rüzgar Santrali denilmektedir.

Rüzgar Santralleri kurulduktan sonra pervaneler rüzgarın (havanın) hareketiyle bağlı oldukları şaftı döndürür. Uygun bir jeneratör ile de bu hareket enerjisi elektrik enerjisine dönüştürülür.

Rüzgar enerjisi güneşin doğmasıyla başlar. Gece oluşan soğuk hava tabakasının yere yakın bölümleri, güneşin ışınlarıyla hemen ısınmaya başlar. Fizik derslerinden de hatırlayacağınız üzere ısınan hava genleşir ve yükselir. Bu anda atmosferdeki soğuk hava tabakası yere doğru iner. Sıcak ve soğuk havanın yer değiştirmesiyle de rüzgar oluşur.

Rüzgar Türbini
En basit anlamda bir rüzgar türbini 3 bölümden oluşur.

1.Pervane Kanatları:

Rüzgar estiği zaman pervanenin kanatlarına çarparak onu döndürmeye başlar. Bu sayede rüzgar enerjisi ile kinetik(hareket) enerjisi elde edilmiş olur. Pervaneler rüzgar estiğinde aynı yönde dönecek şekilde tasarlanmışlardır.

2.Şaft:

Parvenelerin dönmesiyle ona bağlı olan şaft da dönmeye başlar. Şaftın dönmesiyle de motor içinde hareket oluşur ve motorun çıkışında elektrik enerji sağlanmış olur.

3.Jeneratör(Üreteç):

Oldukça basit bir çalışma yöntemi vardır. Elektromanyetik indüksiyon ile elektrik enerjisi üretilmiş olur. Küçük oyuncak arabalardaki elektrik motoruna benzer bir sistemdir. İçinde mıknatıslar bulunur. Bu mıknatısların ortasında da ince tellerle sarılmış bir bölüm bulunur. Pervane şaftı döndürğü zaman motor içindeki bu sarım bölgesi , etrafındaki mıknatısların ortasında dönmeye başlar. Bunun sonucunda da alternatif akım (AC) oluşur.

Günümüzde kullanılan rüzgar türbinleri, tarlalarda kullanınal yel değirmenlerinden daha karmaşık bir yapıdadır. Ülkemizde yel değirmenleri pek yaygın kullanılmaz. Şimdi modern rüzgar türbinlerini tanımaya devam edelim.

Modern Rüzgar Türbin Teknolojisi

Rüzgar Türbinleri günümüzde iki farklı tasarımla karşımıza çıkıyor. Bunlardan birincisi alttaki fotoğrafta gördüğünüz gibi dikey eksen etrafında dönebilen tasarım

VAWTs yani “Vertical Axis Wind Turbine” (Düşey Eksenli Rüzgar Türbini) olarak adlandırılır.

Düşey ekseni yere dik olacak şekilde tasarlanmıştır. Daima rüzgarın geleceği yöne göre ayarlanır.Yatay ekseninin rüzgara göre ayarlanmasına gerek yoktur. Genelde ilk hareket olarak elektrik motoruna ihtiyac duymaktadır. Türbin yardımcı tellerle ekseninden sabitlenmiştir. Deniz seviyesine yakın yerlerde daha az rüzgar aldığından cihazın verimi düşük olmaktadır. Ancak tüm gerekli donanımlar yer seviyesinde olması bir avantaj olsa da, tarım arazileri için olumsuz etkisi fazla olmaktadır.

Diğer önemli tasarım ise Düşey Eksenli Rüzgar Türbini (HAWTs) “Horizontal Axis Wind Turbine” olarak adlandırılır. Dönme ekseni yere paralel olarak tasarlanmıştır. Bir elektrik motoru yardımıyla rüzgar yönüne göre pervanenin yönü ayarlanabiliyor. Yapısal olarak bir elektrik motorundan farklı değildir. Verimli olarak çalışabilmesi için deniz seviyesinden yaklaşık 80 metre yüksekte olması gereklidir.

Bedava Elektrik Güneş Paneli ve Rüzgar Panelleri

Güneş panelleri nasıl çalışır?

Güneş panelleri, barındırdığı silikon hücreler sayesinde üzerine düşen güneş ışığını doğrudan elektrik enerjisine çeviren modüler yapılardır. Fotovoltaik prensibine göre çalışan güneş panellerinin üzerine güneş ışığı düştüğünde panel uçlarında doğru akım üretilir. Monokristal, Polikristal yada Amorf yapıda olabilen güneş panellerinin verimleri %5 ile %20 arasında değişmekte olup, en yüksek verime sahip olan türü Monokristaldir.

Güneş panelleri istenilen güce bağlı olarak seri yada paralel olarak bağlanabilmektedir. Güneş panelleri, şarj regülatörleri vasıtasıyla her mevsim en ideal şarj alınmasına olanak sağlarlar.